Modern avizeler, katı geometriden kurtulup daha organik ve modüler bir yapıya kavuşuyor.
2026'nın en dikkat çekici trendi, doğadan ilham alan akışkan, organik formlar. Avizeler artık bir çiçeğin yaprağı, bir kabuklu deniz ürününün formu veya bir dalın kıvrımı gibi görünüyor.
Artık tek bir fiks ışık kaynağına bağlı kalmak yok. Modüler sistemler ve çoklu sarkıtlar, kabloların uzunluklarının ve sarkıtların yerleşiminin kullanıcı tarafından ayarlanmasına izin veriyor.
Uzaktan kumanda veya mobil uygulama ile sadece açıp kapamak değil, ışığın rengini, sıcaklığını (Kelvin) ve yoğunluğunu anlık olarak ayarlayabilmek standart hale geliyor.
Klasik modeller, ihtişamlı kristallerden sıyrılıp, doğal ve dokulu malzemelerle modernize ediliyor.
Bu trend, sert malzemelere (pleksi, porselen, metal) kumaşların yumuşak, drapeli ve pliseli (pileli) görünümünü uygulamaktır.
2026'da tek tip malzeme sıkıcıdır. Avizelerde cam kürelerin pirinç (brass) veya bakır detaylarla buluşması, keten gövdelerin mermer tabanlarla dengelenmesi gibi zıtlıklar ön plana çıkıyor.
Keskin ve kamaştırıcı aydınlatma trendi sona eriyor. Yeni klasik avizeler, ışığı yayan buzlu camlar, opak kapaklar veya kumaş abajurlar kullanarak daha yumuşak, difüze (yayılmış) bir ışık sağlıyor.
2026'nın kuralı basit: Aydınlatmanız, en az kanepeniz kadar konuşmalı. İster biyomorfik bir formla doğayı evinize taşıyın, ister parlak bir yüzeyle 1950'lerin şıklığını yansıtın, seçtiğiniz avize odanızın kimliğinin en güçlü ifadesi olacaktır.